1. İçeriğe git
  2. Ana menüye git
  3. DW'nin diğer sayfalarına git

Lübnan'da bombalar patladı

Ajanslar13 Şubat 2007

Hariri suikastının ikinci yıl dönümünün arifesinde Lübnan’da bombalı saldırılar yaşandı. Patlamalarda üç kişi öldü. Saldırılar için seçilen hedef, ülkenin siyasi alanda söz sahibi olan Hıristiyan ailelerinden Cemayellerin memleketi Bikfaya kasabasıydı.

https://p.dw.com/p/AZVN
Siyasi gözlemcilere göre Lübnan patlamaya hazır bir saatli bomba.
Siyasi gözlemcilere göre Lübnan patlamaya hazır bir saatli bomba.Fotoğraf: AP

Lübnan eski Başbakanı Refik Hariri suikastının ikinci yıl dönümünden bir gün önce Lübnan’ın başkenti Beyrut dolaylarında iki eş zamanlı patlama meydana geldi. Hıristiyanların yaşadığı Bikfaya kasabası yakınında meydana gelen patlamalarda ilk belirlemelere göre üç kişi öldü, yaklaşık 20 kişi de yaralandı. Patlamalarla ilgili olarak daha önce gelen haberlerde ölü sayısı 12 olarak belirtilmişti.

Hükümet karşıtları ve yandaşları arasında geçen ay çatışmaların meydana geldiği ve güvenlik kaygılarının giderek arttığı Lübnan'da televizyonlarda bugünkü saldırıyla ilgili yayınlanan görüntülerde, enkaz haline dönen araçlar, bir aracın yakınında oluşan kan gölü, otobüslerin çevresindeki parçalanmış cesetler yer aldı.

Adı açıklanmayan bir güvenlik kaynağı, ilk önce bir otobüste patlamada meydana geldiğini, insanların olay yerine toplanmasının ardından, arkadan gelen bir otobüsteki bombanın infilak ettiğini söyledi.

Amaç siyasi

Bu arada, bir hükümet kaynağı, bombalı saldırıları intihar saldırganlarının düzenlemiş olabileceği olasılığının göz ardı edilmediğini kaydetti. Lübnanlı eski milletvekili Nasip Lahud ise saldırılarla ilgili olarak El Cezire televizyonuna şöyle konuştu: “Bence bu saldırıların amacı Lübnan halkı arasına nifak tohumları ekmek, Lübnanlıların özgürlük ve egemenlik isteklerini kırmak... Ama caymaycağız. Lübnan halkı caymaycaktır. Her bu tür olay Lübnan halkını daha da güçlendirecektir.”

Bikfaya kasabası, Lübnan’ın siyasi alanda da ağırlığa sahip olan Hıristiyan Cemayel ailesinin memleketi olması nedeniyle özel bir önem arz ediyor. Suriye karşıtı Sanayi Bakanı Piyer Cemayel, geçtiğimiz Kasım ayında bir suikasta kurban gitmişti.

Lübnan'da Şii Hizbullah yandaşları, Lübnan Başbakanı Fuad Sinyora'nın liderliğindeki hükümeti devirmek isterken, muhalefet de Hizbullah'a kilit öneme sahip kararlarda veto hakkı sağlayacak yeni bir ulusal birlik kabinesi kurulmasını talep ediyor. Suriye karşıtı, Batı yanlısı, Hariri taraftarı Sünni Başbakan Sinyora ise bu talebi reddediyor.

Hariri cinayete protesto edilecek

Ülkede hükümet yanlısı gruplar da muhalefetin, eski Lübnan Başbakanı Refik Hariri suikastının şüphelilerini yargılayacak uluslararası bir mahkeme kurulması planını kabul etmesini istiyor. Suriye karşıtları ve Suriye yanlıları arasında yaşanan siyasi kriz, hükümetin Hariri suikasti için uluslararası bir mahkeme kurulmasına onay vermesiyle kızışmıştı. Ülkedeki Suriye karşıtları, cinayetlerden Suriye’yi sorumlu tutuyor.

Piyer Cemayel suikastından sonra da Lübnan’da etnik ve siyasi kriz ayyuka çıktı; proteste gösterileri düzenlendi ve kanlı sokak çatışmaları yaşandı.

Perşembe günü ise iki yıl önce öldürülen Başbakan Hariri anısına Beyrut’ta büyük bir gösteri düzenlenmesi planlanıyor. 14 Şubat 2005’te Lübnan Başbakanı’na yönelik olarak düzenlenen saldırıda Refik Hariri ile birlikte 22 kişi daha yaşamını yitirmişti.

Arap Birliği'den uyarı

Öte yandan Arap Birliği Genel Sekreteri Amr Musa, patlamalardan önce, Şam'da Suriye Devlet Başkanı Beşşar Esad ile görüşmesinden sonra Lübnan krizinin karşısındaki zorlukların hala mevcut olduğunu söyledi. Musa bu konuda, çabaların sürmesi ve çıkmaza girilmemesinin önemli olduğunu belirtirken, eski Lübnan Başbakanı Refik Hariri suikastının şüphelilerini yargılayacak uluslararası bir mahkeme kurulması konusundaki görüş ayrılıklarının da yakında çözümlenmesi gerektiğini sözlerine ekledi.

Suriye’nin resmi haber ajansı SANA’ya göre, Suriye Devlet Başkanı Beşşar Esad da Musa ile görüşmesinde "ulusal uzlaşının, dış müdahale olmaksızın ulusal birlik ve istikrara ulaşılmasının tek yolu olduğunu vurguladığı ve Suriye'nin bu amaca yönelik çabaları desteklediğini yinelediği" belirtildi.