Aşırı sağcı suç patlaması

Almanya İçişleri Bakanı Wolfgang Schäuble, Anayasayı Koruma Örgütü’nün yıllık raporunu kamuoyuna açıkladığı toplantıda, aşırı sağcı grupların anayasal düzen için tehdit oluşturduğunu söyledi:

“Diğer unsurların yanı sıra anayasal düzenimiz aşırı sağcılar tarafından da tehdit altındadır. Nasyonal Demokrat Parti’ye üye olanların sayısı geçtiğimiz yıl hafif ölçüde gerildi. Ancak asıl tedirginlik yaratan konu neo-Nazilerin sayısının artmış olmasıdır.”

Raporun en dikkat çekici yanı 2008 yılında geçen yıla oranla aşırı sağ motifli suçların yaklaşık yüzde 16 oranında artış kaydetmiş olması. Geçen yıl kayıtlara geçen yaklaşık 20 bin aşırı sağ motifli suçun bin kadarını şiddet içerikli suçlar oluşturuyor.

Yeni bir tehlikeli grup

Aşırı sağcılar arasında kendilerine “Otonom Nasyonalistler” adı verilen gruba raporda özellikle dikkat çekiliyor ve kara giysileriyle boy gösteren ve sık sık karşıt görüşlülerle çatışan bu grubun son derece tehlikeli olduğu vurgulanıyor.

Federal İçişleri Bakanı Schäuble, Almanya’da aşırı sağcıların gösterilerine son dönemde şiddet eğilimli aşırı sol grupların da karşı gösterilerle yanıt verdiğini ve bunun da polisin zaman zaman bastırmakta güçlük çektiği şiddet eylemlerine dönüştüğüne işaret etti:

“Bu yüzden Federal Anayasayı Koruma Dairesi’nin ağırlıklı görevini aşırı sağla mücadele oluşturuyor. Bu kapsamda aşırı sağcılara ait müzik ve propagandanın yayın aracı olarak kullanıldığı internette konuyla ilgili etkin mücadele gerekiyor.”

Radikal gruplarda şiddet eğilimi

İster sağ isterse sol cenaha dahil edilsin, siyasi motifli suçlar Almanya’da genel olarak artış eğiliminde. İçişleri Bakanlığı’nın verilerine göre “siyasi amaçlarla işlenen suçlar” 2008’de bir önceki yıla kıyasla yüzde 11 oranında artarak 31 bin 81’e ulaştı. Böylece siyasi motifli suçlarda bir rekor kaydedildi.

Almanya için köktendinci tehdit

Anayasayı Koruma Örgütü’nün yıllık raporunda aşırı sağcıların yanı sıra aşırı sol ve İslamcı terör örgütleri hakkında da bilgi verildi. Raporda özellikle “köktendinci İslamcı tehdidin arttığına” işaret edildi. “Milli Görüş ve Müslüman Kardeşler gibi organizasyonların Almanya’da şeriat ilkelerini tatbik etmeye çalıştığı” belirtildi. “İslamcı tehdit oluşturan gruba ikinci kuşak göçmenlerin yanı sıra İslamiyet’i seçen Almanların da dâhil olduğu” kaydedildi. Söz konusu kişilerin terör örgütü El Kaide ve diğer radikal grupların kamplarının bulunduğu Pakistan’a gittiklerine dikkat çekildi.

Almanya İçişleri Bakanı Wolfgang Schäuble de Anayasayı Koruma Dairesi’nin yıllık raporunu kamuoyuna duyurduğu toplantıda “ülkedeki şiddet eğilimli İslamcı grupların da Almanya için bir tehdit oluşturduğunu” söyledi:

“İslamcı terörizm Almanya’nın güvenliğini tehdit etmeyi sürdürüyor. Geçen yıl Mart ayında ilk kez, daha önce Almanya’da yaşayan bir kişi Afganistan’daki bir Amerikan üssüne yönelik intihar saldırısı düzenledi. Saldırı planlarının, eylemden çok önce internette ayrıntılı bir şekilde yer aldığı saptandı. Bu yılın Ocak ayındaysa El Kaide’nin tehdit videoları internette ilk kez Almanca yayımlandı. Bu tehdit videosunun hedefinde Almanya vardı. Videoda konuşansa bir Fas kökenli Almandı.”

Sonradan Müslüman olan radikaller

Federal İçişleri Bakanı konuşmasında, Almanya’yı tehdit eden İslamcı gruplara artık sonradan Müslüman olan radikal görüşlü Almanların da katıldığını ve bunun endişeleri artırdığını belirtti:

“Almanya’da yetişmiş İslamcılar günümüzde Pakistan ve Afganistan sınırındaki terörist kamplarında eğitim alıyor. (..) Bu türlü eğitim kampları kişi ve kimliklere etki ediyor. Yani bu eğitim kamplarına giden kişiler, terör ağının bir parçası haline geliyor. Aldıkları eğitimler, geldikleri ülkelere döndüklerinde terör saldırılarına destek vermek ve saldırı hazırlıkları yapmaya yönelik oluyor. Bu yüzden terör kampları Almanya’nın güvenliği için bir tehdittir. Özellikle bu türlü kamplara giden Almanlar ve Almanya ile bağlantılı olan kişiler büyük bir tehdit oluşturuyor ki, yakında Federal Meclis ve Eyalet Temsilciler Meclisi’nde onaylanarak bu tür girişimlere cezai yaptırım getirilmesi planları yerinde ve iyi bir adımdır.”

Federal Anayasayı Koruma Dairesi Başkanı Heinz Fromm da radikal İslamcı tehdidin yeni bir boyut kazandığını ve teröristlerin artık Almanya’yı somut hedef olarak gördüğünü söyledi.

İnternet casusluğunda adres gösterildi

Anayasayı Koruma Örgütü’nün yıllık raporunda internet üzerinden yürütülen casusluk faaliyetlerine de dikkat çekildi. Raporda, “Alman kamu ve özel kuruluşları, yabancı istihbarat örgütleri adına çalışan hackerların hedefi durumundadır” ifadesine yer verildi. Anayasayı Koruma Örgütü’ne göre Almanya’daki internet casusluğu faaliyetlerinin arkasında ağırlıkla Rusya ve Çin yer alıyor.

NHMK/MÇ/AŞ, DW/AFP/AP/dpa