Fukuşima'da tehlike büyüyor

İki gün arayla iki patlama gerçekleşen Fukuşima Dayiçi nükleer enerji santralinin, altı reaktöründen üçünün yeterli ölçüde soğutulamaması nedeniyle kontrolden çıktığı ve yakıt çubuklarının susuz kaldığı açıklandı. Soğutma sistemi tamamen çöken reaktöre, azalan suyun yerine deniz suyu pompalanmasına çalışılıyor.

Dev felakete beş kala

Deniz suyuyla sürekli soğutma yöntemi başarısız kalır ve reaktörlerin ısısı düşürülemezse felaket önlenemeyecek. Yakıt çubuklarının erimesi ya da infilak etmesi durumunda nükleer reaksiyonun kontrol altında tutulduğu çelik gövdenin patlaması ve radyasyonun atmosfere karışması önlenemeyecek.

Fukuşima santralinin üçüncü reaktöründe meydana gelen hidrojen patlamasının çelik muhafazaya zarar vermediği açıklanmıştı. Hükümet sözcüsü Yukio Edano son patlamanın Cumartesi günü meydana gelen patlamadan farklı olmadığını söyledi. “Büyük bir ihtimalle yine gövdede biriken hidrojenin havayla temas etmesi sonucu reaktörde patlama oldu." şeklinde konuşan Edano, reaktöre 20 km'lik alanda yaşayanlardan bölgeyi boşaltmalarını, tahliye olmak istemeyenlerin de evlerinden çıkmamalarını istediklerini bildirdi.

Devre dışı kalan nükleer santral sayısı arttığı için, başkent Tokyo ve çevresinde elektrik kesintileri başladı. Gündüz kesinti yapmaktan vazgeçen elektrik idaresi Tokyo’ya yerel saatle 17’den itibaren iki saat süreyle elektrik vermedi. Yetkililerce, kesinti yapılmadığı takdirde her yerin elektriksiz kalabileceği belirtiliyor.

Yakıt sıkıntısı baş gösterdi

Japonya’da akaryakıt ve doğalgaz sıkıntısı da baş gösterdi. Enerji sıkıntısı öncelikle afet bölgesini etkiliyor. Yakıt bulunamadığından bu bölgeye yapılan gıda ve yardım sevkiyatında büyük sıkıntı çekildiği bildiriliyor. Depremden en çok etkilenen yerlerden Miyagi’deki hastanenin jeneratörleri çalışmıyor. Afetzedelere battaniye ve ilaç ulaştırmak zorlaşıyor. Evlerini terk etmek zorunda kalan ve topluluklar halinde büyük barınaklara alınan bölge sakinlerinin iki gün aç susuz kaldıkları da gelen haberler arasında.

Japonya hükümeti, kriz bölgelerine ulaştırılması mümkün olmadığı için Avrupa Birliği’nden daha fazla yardım ekibi gönderilmemesini istedi. Yardım alamadığı için başının çaresine bakmak zorunda kalan afetzedeler yaşadıklarına inanmakta halâ zorluk çekiyor.

Ölü sayısı belirsiz

Afet bölgesinde kalanlar çaresizlik içinde kaybettikleri yakınlarını arıyorlar. Deprem dalgalarının kaç can aldığını kimse söyleyemiyor. Miyagi bölgesinde ölü sayısının 10 bini aşmasından endişe ediliyor. Natori belediyesinin sözcüsü ise medyada dile getirilen rakamları doğrulayacak durumda olmadıklarını söyledi. “Ölü ve kayıp sayısı henüz resmen doğrulanmadı. Ama sayının çok yüksek çıkmasından endişeliyiz." diyen sözcü, "tahminde bulunmak zor, çünkü cesetlerin kimliğini tespit etmekte zorlanıyoruz. Bölgemizdeki ölülerden sadece 20’sinin adını öğrenebildik. Tabii gerçek rakam çok daha yüksek çıkacak.” şeklinde konuştu.

11 Mart Cuma günü meydana gelen 9 büyüklüğündeki deprem ve onu izleyen tsunami Japon tarihinin en büyük afeti sayılıyor. Depremin hemen ardından saatte 800 kilometre hızla kıyıya ulaşan 10 metre yüksekliğindeki dalgalar bölgenin coğrafyasını değiştirmiş ve şiddetli yer sarsıntısı yüzünden dünyanın ekseni kaymıştı.

© Deutsche Welle Türkçe

Nicola Glass (Bangkok) / Çeviren: Aydın Üstünel

Editör: Ahmet Günaltay